16 Ocak 2010 Cumartesi

Yeşilli Morlu

Hayatımda aldığım en içten mektuplardan birini bilmem kaçıncı defadır okuyorum. Yeşil, mavi kağıdın üstüne mor kalemle sahibine dair birçok şeyi ortaya döken bir el yazısıyla konuşur gibi, öyle uzaktan uzağa değil ama elini dizime koyup da konuşur gibi dizilmiş kelimeleriyle her gece yatmadan önce okuduğum mektubu yine elime aldım.
Mektup ilk sahibini son sahibine taşımıştı yine. Onu yazanın nesi varsa içinde başına bir iş gelmeden onca uzaklıktan alıp getirmişti okuyana. Okuyan da alıp kalbinde bir yere yerleştirmişti. Mektubu değil, o sehpada yatağın yanında duruyordu. Onu yazanı almış hiç haber vermeden onun için düşündüğü yere koymuştu. Okuyan yazan olunca görecektik bakalım yerinde mutlu mu.

Not: Ona mektubunu aldım bile demediğimi fark ettim. Aldım, bağrıma bastım.

Hiç yorum yok: