Bankadan gelen ihbarname beni korkutmuştu. Zaten işsizim, burssuzum, parasızım diye söylene söylene gittim. Bir şey için ceza kesilmiş ise ne olabileceğini tahmin etmeye çalıştım. Sonra ne yapacağımı düşündüm. Nihayet sıra bana geldi.
-Size bir havale yapılmış 2003 yılında ve almamışsınız onu. O zamandan beri size ihbarname gönderiyoruz ve cevap vermiyorsunuz. Kim olduğunu söylerseniz, veririz.
-Sekiz yıl önce bana kimin para göndermiş olabileceğini mi soruyorsunuz yani?
-Evet, isim verirseniz ancak verebiliriz.
-Şu durumda olsa olsa Hızır'dır.
Ben kendi kendime birkaç saniye güldükten sonra karşımdakinin ciddiyetinin farkına vardım. Sanırım biraz da deli olduğumu düşündü. Hemen toparlandım.
-O yıl birkaç ay burs almıştım İsviçre'den birinden. O olabilir, ama isim hatırlamıyorum.
-Yeri bildiniz, burs olduğu da doğru. Bakalım ne yapabiliriz.
Bana gönderdiklerini söyledikleri ihbarnamelerin ve daha başka şeylerin parasını kestiklerinde pek bir şey kalmıyordu aslında. Yine de akbilimi doldurmaya, ödemem gereken bir iki şeyi ödemeye yetti.
Telefonumdaki para tam bitiyor ve ben hiçbir şeye cevap veremez oluyorum ki biri para yüklüyor.
Göz nezlesi oluyorum, hüngür hüngür ağlıyorum. Akşam vakti kalabalık metrobüste biraz gözlerimi siliyorum biraz krem sürüyorum. Bir adam yer veriyor. Mendilim bitiyor. Ön koltuktan mendil uzatılıyor.
Trene binmek için merdivenleri koşarak çıkıyorum ve binmeme bir adım kala kapıları kapanıyor. O sırada benim de gözlerim kapanıyor. Yine o baş dönmesi. Bir an telaşlanır gibi oluyorum. Ama sonra bir karanlık. Gözümü açıyorum ki trendeyim ve oturuyorum.
-Tansiyonun mu düştü kızım? Şeker var, yer misin?
Böyle birçok şey anlatıyorum. Şahane arkadaşlarımdan bahsediyorum.
-Evren sana yardım ediyor.
-Allah'ın inayeti işte.
-Tesadüf.
-Peki ya her gün başına bir şey gelmesi? Okul? Hastalık?
-Meh.
1 yorum:
bu kadar yoğun değil ama bana da benzer şeyler oluyor ve hoşuma gidiyor. ne demişler "gayret bizden inayet Allah'tan"
bence sevinmelisin
Yorum Gönder