9 Haziran 2010 Çarşamba

Darmadağın

Çekmece terapisinden bahsediyordu arkadaşım. O bulmuş. Onda işe yarıyormuş. Çekmeceleri düzelttikçe kafasındakiler de yerine oturuyormuş. Ben ise telaşla önemli bir şey aranmış, bulunamamış; sinirlenip dağıtılmış gibi ve ya savaşılmış da kimse ardına bakmamış, kaçmış gibi diye tarif edebileceğim bir odanın ortasındayım. Dağınık dendiğinde tahayyül edebildiğinizin en az üç katı. Kafamın içini düşünün. Düşünmeyin aslında, can sıkıcı.

Az önce bir valize Türkiye'de bırakmak üzere eşya yerleştirirken buldum kendimi. Demek ne kadar kalacağıma dair sorulara verecek bir cevabım varmış içten içe. Demek gitmeyi, yani aslında dönmeyi düşünüyormuşum da haberim yokmuş. Durup kendime sorunca yine cevap veremedim. Nereden bileyim? Çekmece mi ki bu bir anda yerleştireyim! Çekmecelerim de asla düzenli olmamıştır zaten.

.

2 yorum:

Elmoş dedi ki...

Ben kafam toparlanmadan ortalığı toplayamam. Eğer toplarsam, kafamın dağınıklığı gözüme batıyor.

seyyarat dedi ki...

Ondan belki bir haftadır bu halde oda.