21 Nisan 2010 Çarşamba

Radyoloji için önce sağa dön, ilk sola döndükten sonra...

Hastaneye girerken koluma her seferinde bundan takıyorlar. Bazıları düşecek kadar bol, bazıları bileğimi kesecek kadar sıkı takıyor. Çıkarmak için tek yol makas oluyor. Ben onu hep kolumda unutuyorum. Görenler soruyor o ne diye. Hiç, diyorum. Neyse ki kimse ne olduğunu anlamadan kapatıyorum.





Bekleme salonunda ilk gördüğüm ve hiç düşünmeden gidip oturduğum soldaki kocaman sandalye oluyor. Sonra tamam tombalak olabilirsin Seyyarat ama obez de değilsin kalk oradan, diyorum.






Beklerken televizyon seyretmediğim için kaçırdığım şeyler olduğunu fark ediyorum. Bu yarışma  çok eğlenceliymiş mesela. Katılsam çok başarılı olabilir hatta şu markette bu fiyata burada iki tanesi şu fiyata şeklinde ekstra bilgi ile yarışmaya katkıda bulunabilirim diye düşündüm.



Hastaneler insana çok şey öğretiyor evet. Sıkılmamayı mesela. Kaybolmayı bir de defalarca.

3 yorum:

Ebru dedi ki...

Neden gitmek zorundasın:( Umarım ciddi bir şey değildir.
Ne zaman hastaneye gitsem birkaç gün kendime gelemiyorum orada bir çocuk vardı, orada biri vardı diye anlata anlata:( İnsanların sıkıntıları aklımda çok uzun süre yer ediniyor.

seyyarat dedi ki...

Ebru bir de beni mi dert edeceksin? :) Boş ver.

Aslısın dedi ki...

Bu yazın beni, çok gerçek ve yaşadığın bir şey olması nedeniyle çok etkiledi.
Allah şifa versin,
iyi ol ve gezdiğin güzel yerleri de böyle detay ve enteresan bir şekilde anlat, biz de zevkle okuyalım.