10 Mart 2010 Çarşamba

Arab Labor

Bu dönem aldığım derslerden biri "History of State of Israel". Okulun en çok ilgi gören derslerinden biri haliyle. Dersin en güzel yanı hocanın olanı biteni edebiyatı yansıyan yönüyle de anlatmaya çalışması. Okumamız gerekenler kanunlar, taslaklar olduğu kadar hikayeler, romanlar da var. Bunların arasında bir de izleyelim dediği bir dizi vardı hocanın. Sordu durdu kimse izledi mi diye. Az bir kısmını seyretmiştim ben, birkaç kişi daha. Geçen gün derse bahsettiği dizi Arab Labor'ın senaristi, gazeteci yazar Sayed Kashua geldi. Önce diziden bir parça seyrettik birlikte sonra soruları cevapladı.

Öncelikle dizi Kashua'nın da "Did you really like it? I mean it was cheap." demesinden anlaşılacağı üzere çok iyi değil. Mahalle dizisi esprileriyle bezenmiş, beni hatta Mahallenin Muhtarları'na kadar götüren görüntü ve şakalara sahipti. Dizinin ana karakteri Amjad Filistinli, İsrail'de doğmuş büyümüş bir gazeteci. Evde Arapça, dışarıda İbranice konuşuyor. Sürekli kontrol altında. Filistin topraklarının İsrail'den tamamen ayrıldığı süreçte ise kendini konumlandıramıyor. Bir İsrailli gibi büyüyor, onlardan biri olduğunu düşünüyor ama değil. Seyrettiğimiz bölümde psikologa gitmeye karar veriyordu. Eşinden parası sebebiyle sakladı bunu. Psikolog zaten tahmin edersiniz ki birçok ucuz espriye konu edilebilecek bir malzeme. Amjad'ın eşi nerede olduğunu bilmediği için kocası onu aldatıyor sanıyor. Amjad'ın babası gizlice peşine düşüp psikologa gidip Amjad ile ikisi arasında bir şey var sanıp (psikolog erkek) psikologu dövüyor.

Sayed Kashua'ya gelen ilk soru "Peki siz kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz?" oldu. O da "Tanımlamıyorum. Ben azınlık olarak doğdum, benim kendimi tanımlamaya hakkım olmadı. Çoğunluk beni zaten tanımlamıştı." dedi. Sonra liseye kadar İsrail hükümetince basılan Siyonist tarih kitaplarını okuduklarından, bazen hocaların kapıyı kapatıp gizlice "böyle diyor ama inanmayın" dediğinden  bahsetti. Tabi şöyle bir soru geldi benim aklıma: E ne oldu da siz bunu yazıyorsunuz, dizi yapıyorsunuz artık? 10 yıllık çabanın ürünü olan Arap kanalını anlattı. Kitaplarının Arapça'ya çevrilmemesinden bahsetti. Orada Arap liderlere güzel güzel sözler söylüyorum o sebeple yayınlamıyorlar dedi. İstemiyor musunuz Arap ülkesinde yaşamayı sorusuna da "No Jewish state, no Muslim state" diye cevap verdi. Sonra ekledi: Ayırdılar ama bizim ekonomiz hala İsrail'e bağımlı. Bu da halk aç demek. Ekonomimiz bağımsız olsa İsrailliler bizden Green Card isterler.
Bir de babasının avukat olmasını istediğinden bahsetti. Hoca da işte Arap Yahudi farkı dedi, bir Yahudi annem istedi derdi dedi. O da şöyle cevap verdi: "My mother told my father to tell me. Not that women cannot speak aloud, they just know how to make it."

Alttan alttan mesajlarıyla bir örnek verelim efenim.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

çok ilginçmiş. böyle izlenimlerini paylaşman çok güzel.